2019-2020 Sezonunu Süper Amatör Lig 1. grupta 6. olarak tamamlayan ve özellikle ligin ikinci yarısında ortaya koyduğu performans ile 7’de 7 yaparak rakiplerine parmak ısırtan Tuna Spor’umuz da Teknik Direktör Ata Haluk Yalın basın ekibimize değerlendirmeler de bulundu.
İşte Ata Haluk Yalın açıklamaları;
ÖNCÜLLER: TANIMA VE FUTBOLUN PSİKOLOJİSİ
“Öncelikle ortaya koyulan performans dolayısı ile futbolcularıma, teknik heyetimize ve bizlere bu noktada tüm desteği sağlayan yönetime teşekkürlerimi sunuyorum. Burada özellikle altını çizmek istediğim bir nokta var; o da kadroyu tanıma ve futbolun psikolojik yanı. Elinizdeki kadronun teknik özelliklerini, futbolcuların karakterini iyi analiz etmek gerekir. Psikolojik tüm unsurları ince ince düşünmek ve gerekli çalışmaları yapmak gerekir. Sürdürülebilir bir başarı grafiği yaratmak istiyorsanız, buna inanmış ve kenetlenmiş bir takım yaratmak istiyorsanız bu öncülleri atlamamanız gerekir. Ve nihayetinde de futbolcunun gelişimine katkı sunmanız gerekir. Bunun devamında elbette futbolcular bir takım gelişimler gösterebilir ancak her modeli her yerde entegre edemezsiniz, bu zaman zaman rakiplerinizin oyununa göre de değişir. Yani önce tanıyacak, sonra işin psikolojisini hazırlayacak devamında teknik-taktik özellikleri güçlendireceksiniz. Biz de işe böyle başladık.
“PERFORMANSLARI %70’LERE %80’LERE ÇIKARDIK”
Futbolcularımızı tanıma aşamasının ardından teknik ve taktik özelliklerini sahaya ne kadar yansıtabildiğini analiz etmek gerekiyordu. %30’luk, %40’lık performanslar ile sahaya çıkan futbolcuların psikolojik durumuna olumlu bir katkı sunarak bu performansları %70’lere %80’lere çıkardık. Bu noktada bir takım teknik ve taktik antrenmanlar ile futbolcunun gelişimine de katkı sunduk. İşte bu iki etmenle birlikte sahada var gücü ile mücadele eden, istekli, arzulu bir oyun ortaya çıktı. Uzun vadede hedeflediğimiz noktaya ulaştık mı, elbette hayır. Bu bir süreç işidir. Takıma ikinci yarı gelmem bu işin en büyük dezavantajıydı. Sezon öncesi başlanılan çalışmalarda hep bir tek hedefim olmuştur, o da az önce bahsettiğim yüzdeler konusudur, futbolcunun lig serüveni boyunca %80’in altına inmemesidir. Bunu sağladığınız an takımdaki tüm futbolcuların özelliklerinden sonuna kadar yararlanırsınız.
“İKİNCİ YARININ LİDERİ KUŞKUSUZ TUNA’DIR”
Gelelim bu sezona. Gerçekten 7’de 7 yaparak büyük bir başarıya imza attık. İkinci yarının lideri kuşkusuz Tuna’dır. Bir seri yakalamak hiç te kolay bir iş değildir. Takımı bulunduğu noktadan istediğimiz noktaya taşıdık. Ligin son sıralarına doğru ilerleyecekmiş gibi duran Tuna bir anda ligin kaderini değiştiren takım haline geldi ve nihayetinde grubunu 6. bitirdi.
“YARAM KALAN BİR HİKAYEMİZ VAR”
Tuna Spor’da yıllarca Teknik Direktörlük yapmış, onlarca başarıya ve ilklere imza atmış, camiayı ve Bayrampaşa’yı da çok iyi tanıyan biri olarak söylüyorum; bu kulüp artık kabuğuna sığmıyor. İstanbul’da parmakla gösterilen, ünü ve icraatları il dışına taşmış özellikle Marmara bölgesince fazlaca tanınan bir kulüpten bahsediyoruz. Her sezon bir yenilik getiren, birçok faaliyet alanı içerisinde yer alan, toplumcu, halka faydacı bir kulüpten bahsediyoruz. Bu kulübün futbol branşında artık profesyonele taşınması gerekir. Ben bu kulüpte buna en çok yaklaşan isim olmuştum. Orada yarım kalan bir hikayemiz var. İşte o yarım kalan hikayemizi tamamlayarak Tuna Spor’un adını profesyonel lige yazdırmalıyız, inanıyorum ki yazdıracağız. Ve elbette ki tüm süreçlerin mimarlarından biri olmak beni fazlaca mutlu edecektir. Başarabiliriz, o tecrübe, o kalite, o vizyon bu kulüpte var.
“BAL LİGİ HEDEF DEĞİLDİR, ASIL HEDEF 3. LİG OLMALIDIR”
Bana 'hedef koyabilir misin' diye soru geldiğinde hep şunu söylüyorum; hedef hiçbir zaman BAL (Bölgesel Amatör Lig) değildir. Asıl hedef her zaman 3. Lig olmalıdır. Bu tecrübeyi, yani BAL tecrübesini 3 sezon yaşamış bir kulübün hedefi her zaman daha üstüdür. Ayrıca işin ekonomik kısmını da düşündüğümüzde BAL Ligi gider kalemlerinin fazlaca olduğu durağan bir ligdir. Ancak profesyonel olmak demek, yeni etkileşimler, yeni sponsorlar, yeni destekler ve elbette ki gelir kaynaklarının oluşmasıdır. Tuna Spor 50. yılını profesyonel liglerde boy gösterirken kutlamalıdır. Bunu bir spor adamı olmanın dışında bu kulübe, bu camiaya gönül vermiş biri olarak söylüyorum. Yönetimin ve bizlerin iyi bir planlaması ile bunu başarmak hiç de zor değil.
"TUNA PROFESYONEL LİGLERE FUTBOLCU TAŞIYAN BİR AMİRAL GEMİDİR"
Geride bıraktığımız sezonları incelediğimizde çok net bir şey görüyorsunuz. Tuna profesyonel liglere futbolcu taşıyan bir amiral gemidir. Son 5 sezona baktığınızda Tuna Spor; 2. lige, 3. lige, BAL ligine ve amatör milli futbol takımına oyuncu taşımıştır. Televizyonu açıp Türkiye kupası maçlarını takip ettiğinizde Tuna Spor’da forma giymiş futbolcularla karşılaşabiliyorsunuz. Bu oldukça gurur verici bir durum. Bu sayıları arttırmak hiç de zor değil, daha iyisini yapacak, Türk futboluna daha fazla nitelikli sporcu kazandıracağız. Şunu da atlamak istemem; bu futbolcuların bize gelmeden önceki geçmişlerine baktığınızda şunu göreceksiniz; bir kulüpte sıkışmış kalmış, keşfedilememiş veya çok fazla gelişim gösterememiş olduklarını görürsünüz. Keşfettik, doğru planlamalar ile doğru süzgeçlerden geçirdik ve şimdi ne kadar doğru işler yaptığımızı övünerek söylüyoruz. Ama hep söylediğim gibi; bunlar bize yetmez.
GENÇ TAKIM YARATMAK
Benim için önemli hususlardan biri de tüm bu işleri kendi öz kaynaklarından beslenebilen genç bir takım ile yapmak. Elbette takımda tecrübeye, abilere ihtiyaç vardır. Ancak kadronuzun tamamını buna yakın kurduğunuzda sürdürülemez ve dinamizmi her an düşmeye müsait bir yapı oluşturmuş olursunuz. Bu noktada takımın %50 - %70 bandında gençlerden oluşturmak ileri vadeli bir planlama yapmanıza, ciddi de bir tasarruf elde etmenize olanak sağlar. Bunun farkında olarak bunları yapma gayreti içerisinde ilerliyoruz.
ALTYAPI VURGUSU
Tuna Spor’umuzun altyapıları ciddi bir ivme kazandı. Bu ivmenin karşılığı olarak, altyapı liglerinde skor odaklı değil yatırım odaklı bir model olma yolunda işler ortaya çıkıyor. Bu da A takıma çok olumlu yansıyor. Bu sezon takımımızda altyapımızdan yetişen Mustafa Uğur Aygün, Osman Gedik, Burak Çakır, Mehdi Bitane, Muhammed Taş, Serkan Hasan Er, Baran Türkan, Emre Alpkıray gibi oyuncular sahada yer aldılar. Çok büyük katkıları oldu. Onların gelişimlerini daha da arttıracak, maksimum performans ile oynamalarına katkı sunmaya devam edecek ve bu arkadaşlarımızın yanına yeni arkadaşlarda kazandıracağız.
"PLANLAMALARA ŞİMDİDEN BAŞLADIK"
Başkan ve yönetimle de istişare ederek yeni sezonun planlamalarına şimdiden başladık. Önümüzdeki sezon Tuna Spor’u taraftarın alışkın olduğu zirve yarışında izletecek, performansımızla yine övgüler alacağız. Buna inanıyorum.
‘OMUZ VER, BU RUHA SAHİP ÇIK’
Son olarak Bayrampaşa ve Tuna Spor ile bir şekilde bağ kurmuş tüm sporseverlere seslenmek istiyorum. Dinamizmin en önemli parçalarından biri de sizlersiniz. Bu kulübe sunacağınız tüm maddi ve manevi katkılar semtimizi, ilçemizi ve dolayısı ile gençlerimizi bir yerlere taşıyacaktır. O nedenle onlara kulübümüzün kullandığı sloganı hatırlatmak istiyorum; ‘Omuz Ver, Bu Ruha Sahip Çık’. Bu camiada emeği olan herkese teşekkür ediyorum.